<
BlogBlog
Medya | Blog |
İSKİ'nin Dijital Devriminde 3 Kritik Detay
Deneyimlerimizi İlginize Sunuyoruz

İSKİ'nin Dijital Devriminde 3 Kritik Detay

Musluktan Akan Sudan Çok Daha Fazlası

Her gün defalarca yaptığımız basit bir hareket var: musluğu açmak. Anında akan temiz su, modern şehir yaşamının en temel beklentilerinden biri. Ancak bu basitliğin arkasında, devasa ve giderek daha karmaşık hale gelen bir teknolojik altyapı yatıyor. BThaber Gazetesi'nin düzenlediği "İSKİ'nin Dijital Dönüşüm Yolculuğu" etkinliği, İstanbul'un bu hayati altyapısını modernize edenlerin dünyasına nadir bir bakış sunma fırsatı verdi. Bir teknoloji stratejisti olarak katıldığım bu önemli buluşmadan çıkardığım ve projenin geleceği hakkında ipuçları veren en çarpıcı çıkarımları bu yazıda özetliyorum.
 

Bu Sadece Bir Altyapı Güncellemesi Değil, İstanbul'un Akıllı Şehir Vizyonunun Bir Parçası

Etkinlikte yapılan sunumlarda dikkat çeken ilk ve en önemli nokta, projenin konumlandırılma biçimiydi. Gerek İSKİ Bilgi İşlem Daire Başkanı Tayfun İşbilen'in gerekse İBB İştirakler Teknoloji Grup Başkanı ve İsttelkom A.Ş. Genel Müdürü Nihat Narin'in konuşmaları, bu çalışmayı basit bir iç sistem yenilemesi olarak değil, "İstanbul'un Akıllı Şehir yolculuğunun" kritik bir bileşeni olarak çerçeveledi.
 
Bu yaklaşım son derece önemli. Çünkü bu vizyon, projeyi İSKİ'nin kendi operasyonel verimliliğini artırma hedefinin ötesine taşıyor. Su gibi hayati bir kaynağın yönetimini, şehrin bütününü kapsayan daha geniş bir teknolojik ve stratejik dönüşüm vizyonuyla bütünleştiriyor. Bu, atılan her dijital adımın, geleceğin daha verimli, sürdürülebilir ve teknoloji odaklı metropolünü inşa etme amacına hizmet ettiğini gösteriyor.
 

Tek Bir Kahraman Yok: Dev Bir Teknoloji Ekosistemi İş Başında

Dijital dönüşüm projelerinde genellikle tek bir ana yüklenici veya teknoloji sağlayıcısı öne çıkar. Ancak İSKİ'nin yolculuğunda durum farklı. Bu dönüşüm, tek bir şirketin omuzlarında değil, alanlarında uzmanlaşmış çok sayıda iş ortağının oluşturduğu geniş bir ekosistem tarafından yürütülüyor. Etkinlikte adı geçen kilit oyuncular şunlar:
  • Bilgi Birikim Sistemleri
  • IBM
  • HPE
  • Fortinet
  • Trellix
Bu çok paydaşlı yapı, projenin ne kadar kapsamlı ve karmaşık olduğunun en net kanıtıdır. Siber güvenlikte IBM, kurumsal altyapı çözümlerinde HPE ve ağ güvenliğinde Fortinet gibi alanının lideri firmaların uzmanlıklarını bir araya getirmesi ve bu sınıfının en iyisi çözümlerin, projenin orkestrasyonunu üstlenen Bilgi Birikim Sistemleri gibi yetkin bir yerel iş ortağı tarafından bir araya getirilmesi, projenin başarısı için kritik bir strateji olarak öne çıkıyor.
 

Liderlik Paylaşılmış Durumda: Dönüşüme Sadece İSKİ Değil, Büyükşehir de Yön Veriyor

Etkinliğin açılış konuşmalarının hem İSKİ (Tayfun İşbilen) hem de İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin üst düzey bir teknoloji yöneticisi (İBB İştirakler Teknoloji Grup Başkanı ve İsttelkom A.Ş. Genel Müdürü Nihat Narin) tarafından yapılması, basit bir protokol detayı değildi. Bu durum, projenin sahipliğinin sadece İSKİ ile sınırlı kalmadığını, doğrudan İBB ve iştiraklerinin stratejik gündeminde yer aldığını gösteriyor.
 
Bu ortak liderlik, projenin izole bir departman çabası olmaktan çıkıp, eş güdümlü ve bütüncül bir büyükşehir önceliği haline geldiğini kanıtlıyor. İBB'nin en üst seviyelerinden gelen bu stratejik destek, projenin uzun vadeli başarısı ve sürdürülebilirliği için en güçlü güvencelerden biridir.
 

Sonuç: Geleceğin Şehrine Akan Dijital Damlalar

"İSKİ'nin Dijital Dönüşüm Yolculuğu" etkinliğinden geriye kalan ana fikir, bu projenin basit bir modernizasyonun ötesinde olduğudur. İstanbul'un akıllı şehir vizyonuyla bütünleşmesi, güçlü bir teknoloji ekosistemi tarafından hayata geçirilmesi ve birleşik bir belediye liderliğiyle desteklenmesi, bu projeyi Türkiye'deki diğer büyük ölçekli kamu sektörü dijital dönüşümleri için bir başarı modeli haline getiriyor. Bu üçlü sacayağı, sadece borulardaki suyu değil, şehrin teknolojik geleceğini de şekillendiren başarılı bir stratejinin anahtarını sunuyor.
 
Peki, İstanbul'un en temel hizmeti dijitalleşirken, bu durum gelecekte şehir yaşamımızı ve diğer kamu hizmetlerini başka nasıl şekillendirebilir?